Tavla oynayanlar Farsça altıya kadar saymasını bilirler. Yek, du, se, cihar, penç, şeş.
Şimdi de yedi sayısını öğreniyoruz. Farsça yedi 'heft' dir (veya hefte). Yedi günlük 'hafta' ismi de buradan alınmıştır. Halen Türkçe'de kullandığımız gün isimlerinin kökenlerinin neler olduklarını biliyor musunuz?
Cuma (Arapça), cuma: toplama, toplanma
Cumartesi (Arapça), ertesi - Türkçe
Pazar (Farsça), ba: yemek, zar: yer
Pazartesi (Farsça), ertesi - Türkçe
Salı (İbrânice), salı: üçüncü
Çarşamba (Farsça), cehar şenbe: dördüncü gün
Perşembe (Farsça), penç şenbe: beşinci gün
Günümüzde kullandığımız ay isimlerinin geldikleri yerler de karışık. Hicri takvimdeki Arabi ay isimlerinin bugün hiçbirini kullanmamamıza rağmen yine de Şubat, Nisan, Haziran, Temmuz ve Eylül aylarının isimlerinin kökenleri Arapça ve Süryanice, Kasım ayınınki ise Arapça. İşin daha ilginç yanı bunlardan Şubat, Nisan, Temmuz ve Eylül hemen hemen aynı telaffuzla Yahudi takviminde de yer alıyorlar.
Gelin ayların isimleri ve kökenlerine bir göz atalım:
Ocak (Türkçe), kışın evlerde ateş yakılan yer
Şubat (Süryanice)
Mart (Latince), Maritus: mitolojik isim Mars'tan
Nisan (Süryanice)
Mayıs (Latince), Maria'nın ayı
Haziran (Süryanice)
Temmuz (Arapça, Süryanice)
Ağustos (Latince), Roma İmparatoru Augustus'un adından geliyor
Eylül (Süryanice)
Ekim (Türkçe), toprağı ekmekten geliyor
Kasım (Arapça), bölen
Aralık (Türkçe), iki zaman dilimi arası